Türkiye-AB Zirvesi: Reelpolitik geri mi dönüyor?
- Kemal İnat
- 8 Nis 2021
- 1 dakikada okunur
Salı günü Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen arasında gerçekleştirilen zirve Türkiye-AB ilişkileri açısından oldukça önemli bir gelişmeydi. Zirve öncesinde gelen mesajlar gerek Türkiye gerekse AB liderlerinin her iki tarafın çıkarlarına odaklanacak “rasyonel” bir ilişki arayışı içerisinde olduklarına işaret ediyordu. Ama Avrupa’da bazı ülkelerde Türkiye-AB ilişkilerinin rasyonel bir düzlemde seyretmesini arzu etmeyen ve AB’nin kurumsal yapısını kendi Türkiye ajandaları için suistimal etmeye kararlı çevrelerin olduğunu düşündüğümüzde Ankara ile Brüksel arasında sağlıklı bir ilişki yürütülmesinin zorluğunu da hatırlamak gerekir. Bu çevrelerin uğraşları sonucu Türkiye-AB ilişkilerinin son yıllarda ciddi krizler yaşadığını, 2020 yılında iki taraf arasındaki ilişkilerde işbirliğinden ziyade yaptırımların konuşulduğunu unutmayalım.
Anadolu Ajansı Podcast · Türkiye-AB Zirvesi: Reelpolitik geri mi dönüyor?
Aralık’taki AB Liderler Zirvesinin ardından iki hafta önce gerçekleştirilen AB zirvesinde de Brüksel’in Türkiye konusunda daha rasyonel bir çizgi arzu ettiği ortaya çıkmıştı. Bu zirvelerde alınan kararlar doğrultusunda Türkiye’yi ziyaret eden AB Konseyi ve AB Komisyonu başkanları bölgesel sorunların çözümünde işbirliği yapmak istedikleri Türkiye ile AB arasındaki sorunları çözmeyi hedefliyorlar. Bu yazıda, Türkiye ile AB arasında rasyonel bir ilişkinin nasıl dizayn edileceği, böyle bir ilişki kurulmasının her iki taraf açısından da neden zorunlu olduğu ve bu rasyonel ilişkiye yönelik tehditlerin hangi çevrelerden geldiği ele alınacaktır.
Avrupa’daki Türkiye karşıtı lobiler ile onların siyaset, medya ve bürokrasideki uzantılarının kendi ajandalarını AB’ye dayatmalarına karşı çok dikkatli olunması Türkiye-AB ilişkilerinin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi konusunda diğer bir önemli faktör.
Devamını okuyun...